6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun sözleşme özgürlüğünü düzenleyen 26. maddesinde “Taraflar, bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler” denilmektedir. Yine TBK m. 27’de “Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkânsız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür” denilmektedir. Bu düzenlemelerle sözleşme özgürlüğünün sınırları belirlenmiştir. Tarafların sözleşme yaparak, aralarındaki uyuşmazlığı tahkime götürmeleri de bu sınırlamalara tabidir. Diğer bir ifadeyle tarafların aralarındaki uyuşmazlığı tahkime götürmeleri sadece tahkime elverişli uyuşmazlıklar bakımından mümkündür. Tarafların iradesini aşan yani tahkime elverişli olmayan konularda tahkim anlaşması yapılamaz.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “tahkime elverişlilik” başlıklı 408. maddesinde “Taşınmaz mallar üzerindeki aynî haklardan veya iki tarafın iradelerine tabi olmayan işlerden kaynaklanan uyuşmazlıklar tahkime elverişli değildir” denilmektedir. 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu m. 1/4’te de “Bu Kanun, Türkiye’de bulunan taşınmaz mallar üzerindeki aynî haklara ilişkin uyuşmazlıklar ile iki tarafın iradelerine tâbi olmayan uyuşmazlıklarda uygulanmaz” denilmektedir. Kanunda taşınmaz mallar üzerindeki ayni haklar ve tarafların iradesine tabi olmayan konuların tahkime elverişli olmadığı düzenlenmiştir. Bu konulara; ceza hukukunu ilgilendiren konular ve aile hukukuna ilişkin konular örnek verilebilir. Ticari uyuşmazlıklar, inşaat projeleri, sigorta uyuşmazlıkları, yatırım uyuşmazlıkları, fikri mülkiyet hakları, enerji sektöründeki uyuşmazlıklar gibi sözleşmeden doğan uyuşmazlıklar ise tahkime elverişli konulara örnek verilebilir.
Elverişli olmayan konularda tahkime gidilmesi durumunda ne olacağı ise önemli bir husustur. Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 439/2-g ve Milletlerarası Tahkim Kanunu m. 15/A/2-a, tahkime elverişli olmamayı hakem kararının iptali sebebi olarak düzenlemiştir. Bu durumda hakem tarafından verilen karar mahkemece iptal edilir ve icra edilemez. Bu nedenle zaman ve para kaybının önüne geçmek için tahkim anlaşması yapılırken, konunun tahkime elverişliliği dikkatle incelenmelidir.